İSTANBUL

avatar

img_0.7066991531424248.jpg

İstanbul’u dolaşıyorum. İstanbul medeniyetiyle kutsal şehir… Uzun bir tarih ve tarihten kalan farklı medeniyetler. Tarihiyle ve medeniyetiyle bırakılan eserlerin yüzünde farklı kültürlerle de sevgi ve şefkatiyle gülümsemekte... Aslıyla yaşayan tarih diri diri kalmış. Yaşayan kütüphaneleri var ama kimse farkında değil… Daha doğrusu kütüphanelerinde yazılı her şey de aslı ve gençlikleriyle adresimize yollanan mektuplar... Manasıyla ve değerleriyle yaşadıklarını bize göstermeye memur edilmiş kütüphaneler... Kostüm ve elbiseleriyle yaşamak keyfinde… Yaşadıkları devirleri nasıl yaşanmış alelacele gösteri telaşında… Yabancı turistlerden gördükleri değeri ne yazık ki yerli halktan görmekten mahrum… Ne halktan bir değer görüyorlar ne de de devletten gerek ihtimam ve korunma… Sanki İstanbul medeniyetiyle ve kültürüyle ne halka ne de devlete güveni kalmış. Medeniyetini ve kültürünü kendi kendisiyle sohbet ediyorlar ama duyan kimse yok. Herhalde yabancılardan başka duyup ilgilenen kimse de yok.…

img_0.9199976605902266.jpg
Medeniyet ve kültürün bildiği ve mahrum olmadığı tek şey; İstanbul’a sığındıkları… Onlar medeniyet ve kültürleriyle İstanbul’a sığınırken, onları anlamayanlar nasıldır? İnanmayanları iki şey ilgilendiriyor: geçim derdine düşen halk ve onları ziyaret etmeden koşuşan kalabalıklar... Aslında İstanbul yarım medeniyetini kılıç kalkan üzerinde yükseltirken, diğer yarısını da halkını kütüphaneleriyle medeniyet ve kültüre doyurmak telaşında… Ama yerli halktan ne telaşını ne de heyecan dolu öğretilerini gören var. Bu koskoca medeniyet ve kültürü taşıyan başka şehir de yok… Öyleyse kıymet ve değeri fazlasıyla İstanbul bekliyor ve beklediğini de çok hakkediyor…

img_0.25656771507123527.jpg



0
0
0.000
0 comments